Hoca, eşeğiyle evine dönerken bir dervişe rastlamış. Dervişin heybesinin Bursa narıyla dolu olduğunu gören Hoca’nın canı nar çekmiş. Tanış olursam belki ikram eder umuduyla dervişe selam verip sormuş:
– Erenler, nereden gelip nereye gidersin?
– Nereden geldiğim de nereye gittiğim de önemsiz, demiş, derviş. Kendimi arıyorum!
Aklı nar heybesinde olan Hoca, dervişin sözünü fırsat bilip:
– Eğer, demiş, her bilgi karşılığında bir nar verirsen, kendini bulmana yardım ederim.
Dünya malına yüz çeviren adamcağız; dünyadan ahiretten, geçmişten gelecekten birçok soru sormuş. Hoca da sorulan, nar karşılığında, güzel güzel yanıtlamış. Derken, en can alıcı soru sorulunca, Hoca’nın ağzını bıçak açmaz olmuş.
Derviş:
– Herhalde bilemedin, deyince,
Hoca:
– Sen öyle san, demiş. Heybede nar kalmayınca bende cevap tükendi!
Paylaşım için teşekkürler keyifliydi.