Nasreddin Hoca sarığını sarınmak için epeyce uğraşmış; kan ter İçinde kalmış. Ne kadar uğraştıysa ucunu arkaya getirememiş. Şart olsun seni satarım sarık, dediyse de sarık bu, söz yemin dinler mi? Şart olmuş ve sarığı aldığı gibi Akşehir’in pazarına çıkmış. Neyse, bir müşteri sarığı alacak olmuş. Hoca:
– Yine al da, demiş, söylemedi deme, bu sarık hem suçlu hem kusurlu, ucu arkaya gelmiyor!