Hoca, balık tutmaya merak sarmış. Hanımı:
– Sen bozkır çocuğusun Efendi, ne anlarsın sudan balıktan?
dese de Hoca dinlemiyor, eşeğine atladığı gibi gölün yolunu tutuyormuş. Bir gün yine balık tutmaya çabalarken, dengesi bozulup göle düşmüş. Yüzme bilmediğinden derin sularda debelendikçe batıyor, çırpındıkça batıyormuş. Neyse ki çevredekiler yetişip kurtarmışlar.
– Hocam, demişler, göle düşmek, eşekten düşmeye benzemez!
Islak sıçan kesilen Hoca kendi kendine söylenmiş:
– Fâni dünyada Yunus olmayı beceremedim. Bari Yunus balığı olayım dedim; onu da elime yüzüme bulaştırdım!